insaf

hafiz
insaf arapçada ''nısf'' kökünden gelir.bu da ''yarı'' veya ''yarım'' demektir.
demek ki insaf kelimesi bir şeyi tamamen karşı tarafa yüklemek değil meseleyi karşı tarafıyla birlikte düşünmektir. kısaca meselenin sadece tek tarafını değil, iki tarafını da bütünüyle görmeyi,düşünmeyi sağlayabilmektir.buna ''ölçülü tenkid''de diyebiliriz.

lut as

bulut bey
hz. lut, kur'anda ismi geçen peygamberlerden birisidir. dolayısıyla lut kavmi derken dikkat etmek icap eder. hz. lut peygamberdir. lut kavmi dediğimiz zaman hz. lut (as)'un peygamber olarak gönderildiği kavmi anlamalıyız. hatta yanlış anlamalara mahal bırakmamak adına lut peygamber'in gönderildiği kavim demek daha isabetli olur kanımca.

livata lanetlenmiştir.

lgbt dernek ve vakıfları falan filan her ne ad altında yapıyorlarsa yapacaklarını işte. son 10-15 yılda bir hayli çoğaldı. enteresan değil mi. demokrat, muhafazakar , yerli ve milli olduğunu iddia eden bir siyasi iktidar döneminde lgbt azmış, lgbt türkiye'nin başına bela olmuş. tevbe estağfurullah. acaip ve garaip bir durum değil mi? acaba türkiye'de lgbt'yi kim azdırmış, kim bu furyaya bilerek veya bilmeyerek destek olmuş.
ne diyor bu lgbt ''lut kavminin torunlarıyız''. biliyoruz laa vurgulamanıza gerek yok :)

ahîlîk

hafiz
"Ahî"kelimesi Arapca olup "kardeşin" anlamına gelmektedir.Ancak bu kelimenin Türkçe'deki karşılığı cömert anlamındaki akı kelimesinden türetildiği de ileri sürülmektedir.Anadolu'da ahilinin kurucusu olarak bilinen Ahi Evran [ö.1262] İran'ın Hay şehrinde doğan Şeyh Nasirüddin Mahmûd'dur.Ahilik prensipleri Kur'an ve sünnete dayanmaktadır.Bu teşkilatın fütüvettnâme adı verilen bir nizannâmesi vardı.Doğruluk ,güven ,tevazu,vefa ,cömertlik gibi nitelikler aranırdı.Yalan içki,zina ,kumar hile,gıybet teşkilattan atılma sebebidir.Anadolu' özellikle 13.yüzyılda devlet otoritesinin oldukça zayıfladığı bir dönemde şehir hayatında sadece iktisadi değil,siyasi bakımdan da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

türkce lugat kullanıcı sözleşmesi

turkcelugat
İşbu kullanıcı sözleşmesi okur ve yazarlar ile lügat (turkcelugat.com) arasındaki hukuki ilişki ve kuralları düzenlemektedir.

1-) OKUR, YAZAR ve kurucu YAZAR TANIMLARI

lügatimize kayıt olan her bir ferdimiz öncelikle ''okur'' vasfında olacak olup yazı girişi yapma ve sair yetkileri bulunmayacaktır. ''yazar'' olmak isteyen okurların lügate en az 3 yazı giriş yapması gerekmektedir. Girilen yazıların yönetim kadrosu tarafından onaylanması halinde okur ''yazar'' statüsüne kavuşacaktır. Yazar statüsünü elde eden site kullanıcısı panelde belirtilen yetkilere sahip olacaktır. Yazıların onaylanması hususunda tüm inisiyatif Yönetim Kadrosu uhdesinde mahfuzdur. Onaydan geçen yazarlar site kurallarına riayet etmek şartıyla diledikleri konuda diledikleri şekilde yazı paylaşabilecek olup onay sonrasında yazıların yayınlanması için herhangi bir onay gerekmemektedir.
Kurucu yazar, site kurulumunu yapan yazarlar anlamına gelmekte olup bu yazarlar yönetim kadrosunun tabi üyeleridir. Kurucu yazarlar yönetim kadrosu yetkilerini site kuralları çerçevesinde istimal edeceklerdir.

2-) SİTE KURALLARI

Onaylanan yazarlar tarafından yazılan yazılar hiçbir surette lügati bağlamaz. Yazılardaki görüş ve beyanların tamamı yazarlara aittir. Telif ve benzeri hukuki sonuç ve mahiyetlerden yazar sorumludur.
Siteye kayıt esnasında kullanıcı adayına site portalından yaş sorusu yöneltilmekte olup doğru beyanda bulunma yükümlülüğü kullanıcı adayı üzerindedir. Sitemiz kullanıcıları için yaş sınırı 18 (onsekiz) dir.
Siteye girilen yazıların tamamı site kurallarına ve hukuka uygun olmak zorundadır.

Yazılarda hakaret, tehdit, halkı kin ve düşmanlığa tahrik vb. sözler ile TCK'da düzenlenen bilumum suç tiplerinin tespit edilmesi halinde gereken tüm tedbir ve işlemleri yapmaya lügat yönetim kadrosu yetkilidir.

Devlet ve millet aleyhine, vatanın bölünmez bütünlüğüne aykırı yazılar yazılamaz. Bu yönde yazıların tespit edilmesi halinde ilgili site kuralları ivedilikle işletilir.

Yönetim kadrosu gerekli gördüğü zaman hiçbir sebep ve gerekçe göstermeksizin site içeriğinde mevcut yazıları silme, kaldırma, yazar profili silme, kaldırma ve benzeri tedbirleri almakla yetkili ve ehildir.

Okur ve yazar hesapları güvenliği tamamen kullanıcıya aittir. Kullanıcı güçlü şifre oluşturma ve benzeri tüm tedbirleri almakla yükümlüdür. Hesabın çalınması, 3. Kişilerin eline geçmesi, bu yollar ile munzam zararların ortaya çıkması ve benzeri hiçbir hukuki durum ve sonuçtan lügat sorumlu değildir.

Site kurallarına aykırı hareket edilmesi halinde tatbik edilecek yaptırımlar;
a- Geçici Süreli Hesabın Askıya Alınması,
b- Yazarlık Statüsünün Geri Alınması,
c- Süresiz İhraç.

Yaptırım Tanımları:
Geçici Süreli Hesabın Askıya Alınması: geçici bir süre okur veya yazar hesabının askıya alınmasıdır. (örneğin iki yazar arasında nahoş diyalogların yaşanması, site kurallarına istemsizce uyulmaması ve benzeri durumlarda gündeme gelebilecektir)

Yazarlık Statüsünün Geri Alınması: yazar sıfatındaki kullanıcının yazarlık statüsünden ıskat edilmesidir. Yazarlık statüsü geri alınan kullanıcı okur vasfı ile kayıtlı olmaya devam edebilecektir. (site kurallarının kasıtlı olarak ihlal edilmesi, diğer okur ve yazarların huzur ve sükun ortamının bozulması ve benzeri tüm durumlarda gündeme gelebilecektir.)

Süresiz İhraç: okur veya yazar hesabının tüm IP adresi ile birlikte tamamen siteden uzaklaştırılmasıdır. (örneğin devlet ve millet aleyhine yazı yazılması, terör propagandası yapılması, vatanın bölünmez bütünlüğüne aykırı yazılar paylaşılması ve benzeri durumlarda kesinlikle gündeme gelecek ve ivedilikle işletilecektir)

3-) Kişisel Verilerin Gizliliği ve Korunması
Kullanıcı bu sözleşme ile KVKK ve sair mevzuatta düzenlenen kişisel verilerin korunması kurallarına uymayı taahhüt eder. Kullanıcılardan kayıt aşamasında isim-soy isim, e-mail adresi ve cinsiyet bilgileri istenmektedir. Kullanıcı kayıt olurken verdiği kişisel bilgileri kendi rızası ile vermiştir. Aksi iddia edilemez. Kullanıcıların kişisel verileri KVKK ve sair ilgili mevzuat kapsamında site tarafından muhafaza edilecek olup;
- Bu bilgiler 3. Bir gerçek yahut tüzel kişi ile paylaşılmayacaktır.
- Bu bilgiler site içerisinde yahut site dışında herhangi bir yere aktarılmayacaktır.
- IP bilgileri sitemizde mahfuzdur. Yargı mercileri (sulh ceza hakimleri, mahkemeler, cumhuriyet savcıları, resmi kurum ve kuruluşlar (btk, erişim sağlayıcıları birliği ve diğer tüm resmi kurum ve kuruluşlar ) tarafından yapılan talepler haricinde bu bilgiler hiçbir kişi yahut kurum ile paylaşılmayacaktır.

4-) İÇERİK KALDIRMA, SİLME VE BENZERİ DURUMLAR

Lugat yönetim kadrosu ve yönetim kadrosu tarafından yetkilendirilen moderatör, editör yahut her ne sıfat adı altında olursa olsun görevli kişilerce resen içerik kaldırma, silme işlemleri yapılabilir. bu husus okur ve yazarlar tarafından kabul edilmektedir. Ayrıca yargı merciileri ile btk ve erişim sağlayıcıları birliği ve diğer tüm resmi kurum ve kuruluşlar tarafından verilen erişim engelleme, içeriğin çıkarılması ve benzeri kararların verilmesi halinde lügat yönetim kadrosu bu kararları tatbik etmekle yükümlü olup bu hususların tamamı kullanıcılar tarafından kabul edilmektedir.

5-) TELİF ve içerik kullanma hakkı
Lügatte paylaşılan her türlü içerik yönetim kadrosu tarafından gerekli görülmesi halinde site içerisinde veyahut başka bir platformda istimal edilebilecektir. Yazarların bu hususta tam muvafakati bulunmaktadır. 04.03.2023



ismet özel

bulut bey
"Bedeli ne olursa olsun, Müslümanca yaşamanın haysiyetine talibiz" cümlesini kuran büyük türk şairi.

ismet özel, bana göre mehmet akif ersoy'un bugünkü temsilcisidir. büyük türk milletinin büyük şairidir. müslümanca bakışın en önemli fikir adamıdır. ismet özel okumak kırat ister kalibre ister. yanlış hatırlamıyorsam şiir okuma kılavuzunda söylüyordu : ''benim derdimde değilseniz benim çektiğim sıkıntıları çekmiyorsanız beni anlayamazsınız'' (mana olarak söylüyorum birebir ifade değil). yani ismet özel'in bir vatan meselesi var. bu meseleyi dert etmiyorsa adam, elbette ''ismet özel saçmalıyor, ismet özel de abi ne diyor yaa allah aşkına'' gibi zırvalar. bu kadar açıktır. ismet özel'in söylediği sözler bizim asıl meselelerimiz, tarihi gerçeklerimiz. bundan hareketle kendisi diyor ki ''ben niçin sizi ikna etmeye uğraşayım, bunlar zaten sizin bilmeniz gereken şeyler, inanmıyorsanız canınız cehenneme''.

müslümanlık konusunda, türklük bahsinde ismet özel kadar sarih, net cevaplar fikir hayatımıza verilememiştir. türk siyaseti ve toplum hayatı halen bu kavramsal kaosun ve karmakarışıklığın etkisiyle bir o yana bir bu yana savrulmaktadır. ismet özel'in kitapları ders kitabı olacak kitaplardır. bizim tatlı su islamcıları beğenmez ismet özel'i. niye, çünkü menfaatleri yok yahut mevcut menfaatlerine halel geliyor bu fikirlerle.

kaç sene geçmiş türkiye cumhuriyeti ilan edileli. kaç sene geçmiş misak-ı milli'nin üzerinden. hangi şairimiz hangi yazarımız misak-ı milli'nin üzerinde durmuş. ''misak-ı milli türk milletinin yeminidir'' diye kim ısrarcı olmuş. ismet özel hiçbir şey söylemese sadece bu yaptığı çok büyük vatan hizmetidir. milletin önüne ''efendim biz islamcıyız biz pek müslümanız'' diye çıkan adamların hangisi ''biz müslümanız biz üstünüz, kafir bizim altımızdadır'' demiş. ismet özel'in fikriyatının yüzde biri etmeyecek adamlar ismet özel'i eleştiriyor.

''efendim ismet özel'in şiirleri pek güzel'' eee hocam ''ama fikirleri de yaa ne biliyim olmaz bee abi''. hadi oradan be sen de. ismet özel ne diyor da fikirleri olmayacakmış. istiklal harbi diyor, istiklal marşı diyor, agah olalım diyor, ahmak olmayalım diyor, kafirin oyunlarına gelmeyelim, kafirin verdiği makama paraya aldamayalım allah bize yeter diyor, biz sünniyiz dahası hanefiyiz bunlar ne büyük şereftir bunlar türklüğün gücüdür diyor, istiklal marşı bizim dünya görüşümüz takip etmemiz gereken bir program diyor, türklük tarihi bir roldür bu rol de islamın kılıcı olmaktır diyor ve sair. yahu hangisi yanlış. hangisi problemli. adam ''hdp iyidir'' mi diyor. ''pkk hafif yaramazlık yapıyor ama olsun pkk ile görüşelim konuşalım'' mı diyor. ''islam'ın bazı hükümleri uygulanamıyor bunlara tarihsel diyelim kafirleri kızdırmayacak bir iki hüküm bulalım da bunları tadil edelim'' mi diyor. hangi söylemi kur'an ve sünnetle çelişiyor. diyecekler ki ''efendim ırkçılık yapıyor'' falan filan. hikayedir bunlar. ''türklük tarihi roldür'' diyor adam yaa. kardeşim ben şaşırıyorum. adam türklük tarihi roldür diyor kalkıyor oradan birisi efendim ırkçılık diyor. bunu diyen adamlar acaba türkçe biliyor mu. türkçe bilmez ki allah'dan korksun diye bir söz var ya tam da bunlara müstahak.

öte yandan ismet özel ile ilgili sosyal medyada olsun sair mecralarda olsun mütemadiyen bir hedef gösterme operasyonları yapılır. bazıları bilinçli kasıtlı görevli bazıları da cahillikten. ismet özel şu anda medyaya çıkmıyor, konferans panel vb. ortamlarda da konuşmuyor. sadece yazı yazıyor. kimseyi ismiyle cismiyle de eleştirmiyor. zaten kimseyi muhatap almaması da normal, üst seviye çünkü. yazılarını anlamak için ciddi bir kapasite gerektiğinden bunu anlamak dahi mesele :) kardeşim hal böyleyken niye uğraşırsınız ismet özelle. demek ki dert başka. demek ki mesele başka.

neymiş efendim ismet özel bir zamanlar sosyalistmiş. sonra islamcı olmuş. sonra ise türkçü olmuş. bu konuda hüseyin etil'in küre yayınlarından çıkan ''ismet özel ve partizan aynı adamın öyküsü'' kitabını okumanızı tavsiye ederim. hüseyin bey çok güzel izah etmiş. ismet bey'in kendisi de defaatle bu hususu çok sarih izah etti. gerek katıldığı programlarda gerekse bazı konferanslarında.

velhasılı kelam ismet özel'i okumak anlamak kırat ister, vatanseverlik gerektirir. temiz bir zihin, berrak bir yürek gerektirir.

altılı masa

bulut bey
Altılı masanın adayının kim olduğu, ekrem imamoğlu ve Mansur yavaş isimli zevatın cb yardımcısı olacağı ve sair buna benzer konular Türkiye için pek önemsiz hiçbir kıymeti harbiyesi olmayan meselelerdir. Bu zevatın kıratı nedir ki Türkiye'ye bir değer katsınlar. Aziz milletimiz kıratı olmayan zevata niye bu kadar kıymet verir. Bunu sorgulamalıyız hem de çok iyi sorgulamalıyız.

yalnız

mad
bazen hayatın gerçeklerini görebilmek için yalnız kalmak iyidir. önemli olan, yalnız kalmaktansa yanlış insanlarla, yanlış yolda olmayı tercih etmemektir

tesettür

hafiz
Tesettürlü olmak ve öyle kalabilmek özgür ve cesur insanlara ait bir haktır bu hakkı herkes elinde tutamaz.kıymetli şeyler gizlidir.başkaları,taktığın bir bez parçası diyerek alayda etseler seni kınasalarda sen Allah katında çok değerlisin.erkekler içinde tesettür aynen geçerlidir onların tesettürü gözleridir.bu nefsine esir olmayanların,hür olanların yapacağı şeydir.çünkü Rabbimiz önce tesettürle ilgili ayeti anlatırken önce erkekler diye başlaması dikkat çekicidir.

kürt sorunu

bulut bey
Türkiye ile sorunu olan birçok zatın diline pelesenk olan bir tabirdir. Esasında mesele kürt sorunu filan değil. Mesele istiklal harbinin intikamı. İstiklal harbinin mağlupları o tarihten itibaren faaliyetlerine devam ediyor ve bugünlerde baya bir yol katettiklerini düşünüyorlar.

"Kürt varlığını tanıyorum" dediğiniz zaman peşine ermeni, rum, pontus ve sair sırasıyla gelir.

Bugün "kürt sorunu vardır" diyen kişi "benim türkiye ile ve türklerle görülecek bir hesabım var" demek istiyordur. "sizin bir kürt sorununuz var" diyen gavurlardır. Bu söylemi devam ettirenler ise Müslüman gibi görünen gavurlar yani istiklal harbinin mağlupları ile bir şeye kafası basmayan cahillerdir. Türkiye'de bir kürt sorunu yoktur.

"türk, kürt, laz, Çerkez, Boşnak, roman..." bilmem ne. Bunu dedin mi. Tamam işte. Sen birilerine hizmet ediyorsun. Kime hizmet ediyorsun. Orasını hizmeti veren ve hizmeti alan daha iyi bilir. Türklük bir etnik unsur değildir. Türklük bir ırk değildir. Türklük bir kültür yahut muhtelif etnisitelerin harmanlandığı bir üst kimlik de değildir. Türklük sadece islamın kılıcı olmaya cehd etmektir. Başka da bir şey değildir. Bunu nereden anlıyoruz. Çok sayıda örnek var. En çarpıcı örnek mimar sinan. Mimar sinan bir devşirme. 22 yaşına kadar ermeni olarak yaşamış. 22 yaşında devşirilince Müslüman olup türklüğü seçmiş. O camileri ve sair eserleri de türklük bilinci ile inşa etmiş. "efendim bu alçak adamlar beni devşirdi bakmayın siz benim Müslüman göründüğüme ben aslında ermeniyim" kafasında olsaydı bu başarılara muvaffak olamayacaktı. "ben zamanı gelince sizinle hesabımı göreceğim" diye bir fikri hiçbir zaman taşımadı. Türk oldu ve de şereflendi. İşte bu kadar. Daha sayısız örnek verilebilir bu bahse.

Biz bu bilince ne zaman erişeceğiz bilmiyorum. Fakat ancak ve ancak zihnimize sürekli olarak boca edilen bir dünya zehirli fikriyattan bir şekilde halas olup bu sahih düşünceye eriştiğimizde bize bir yol açılabilir.

domain

mad
Domain, internet üzerindeki bir web sitesinin adını belirleyen ve kullanımını sağlayan benzersiz bir tanımlayıcıdır. Domain, bir web sitesine giden adresin belirlenmesinde kullanılır ve genellikle www ve com, net, org gibi uzantıları ile birlikte yazılır.

Örneğin, "turkcelugat.com" :)

(bkz: hosting)

kafir ve müslüman

hafiz
allah'a ve ahirete inanmayan bir kafir müslümana şunu sorar;
sizler aklınızı kaçırmış olmalısınız dünyadaki bu tatlı hayatı bırakıp gerçek olup olmadığını bile bilmediğiniz bir alemi istiyorsunuz öyle mi? buna inanamıyorum doğrusu
müslüman ise şöyle cevap verir; gerçektir! gerçek! binlerce doğru sözlü peygamber yalan bir vaatte bulunmaz farzet ki bir kaç sabah daha yaşadık.bu neye yarar? zalimlere ve ve onların düzmece tanrılarına itaat edersek ölmeyecek miyiz sanıyorsun bu güne kadar ebedi yaşayan var mı böyle bir şey duydun mu? cevap ver hadi! der ve susturur kafiri.

tatlı su islamcıları

bulut bey
Tatlı su islamcılığı tam bir konformizmdir. Dünya sisteminin izin verdiği temayüller üzerinden hareket eden bir kısım "akıllı" zevat kendisine çok güzel yerler edinir. Kimisi çok para kazanır. Kimine pek güzel makam mansıp verilir. Öbürüne şöhret yolu açılır. Veyahut tamamı birden de olabilir. Gavura hizmet etme ölçüsü esastır bu hususta. Sen gavura ne kadar hizmet ettin. Hizmetine göre kafir ödüllendirme yapar. Kafirler işine yarayacak adamları hassasiyetle gözetirler. Bunları yükseltirler.

Tatlı su islamcılığı istiklal harbine karşıdır. İstiklal marşına burun kıvırır. Türk kelimesini duyunca afakanlar basar.

Tatlı su islamcılığı sabaha kadar şeriat konuşur sabah namazı vakti girmesine rağmen sabah namazını eda etmeden yatar. Gerçi bu tipler çok geride kaldı şimdi aşmışlardır bu işleri.

Faize haram der. - Belki demeyen de vardır bilinmez.- Gider islami bankacılık üzerinden faizin babasını yapar. Sonra çıkar der ki efendim bu helaldir caizdir.

Bizim yunusu karacaoğlan'ı beğenmez gider mevdudiye seyyid kutuba meyleder. Bizim olan onlar için hiç değerli değildir. Mehmet akife filan bazıları açıktan hasımdır.

Gibi gibi. Daha saymakla tükenmez. Allah şerlerinden korusun.

ebabil

hafiz
ebabil kelimesini hepimiz biliriz kuranı kerim'de fil süresinde zikredilir.
sürü sürü,bölük,grup grup peş peşe,gelen demektir.
yemen valisi ebrehe,ordusu ve fiilleriyle ka'beyi yıkmak için gelip beytullah'ı kuşatınca allah üzerlerine sürü sürü,ardı ardına gelen kuşlar (tayran ebabil) göndermiştir.bu sürü sürü kuşlardan her biri; biri ağzında ikisi de ayaklarında olmak üzere mercimek ve fındık büyüklüğünde üçer taş atarak ebrehe'nin ordusunu perişan etmiştir,darmadağın yapmıştır.
kur'an'ı kerim'de anlatıldığı gibi ebrehe ve ordusu helak olmuştur.

dursun ali erzincanlı bi şiirin'de şöyle der;

Kabe yalnız değil Kabe sahipsiz değil
Ve haykırıyor Kabe hani nerde ordunuz
Hani gururlanıyordunuz
Hani kaçış yurdunuz
Hem nereye kaçıyorsunuz
Takip eden Allah
Nereye kaçacaksınız
Takip eden Allah
Bugün fil ordusundan bu azabı tatmayan hiç kimse kalmayacak
Ebrehe mağlup galip olan Allah
Biliniz ki sonunuz alevli bir ahtır
İmtikam alanların en hayırlısı Allahtır (şiir Kaynağı: Musixmatch)

iktibâs

hafiz

Sözlükte “ateşten köz almak” mânasına gelen iktibâs mecazi olarak “bilgi elde etmeye çalışmak, birinin ilminden istifade etmek” anlamında da kullanılır.

firavun dedi ki

hafiz
Kasas sûresi'nin 38.ayetinde rabbimiz firavunun şöyle dediğini bizlere bildirir; firavun dedi ki:" Ey önde gelenler ,sizin için benden başka bir ilâh olduğunu bilmiyorum."
Şimdi ayetinin tefsirine gelelim nasıl anlamalıyız günümüz siyasetiyle ilişkisi nasıl,acaba benzerlik var mı ?

Firavun bununla kavminin,yer ve göklerin yaratıcısı olduğunu kastetmiyordu,kastetmiş de olamazdı.çünkü böyle bir şey ancak bir deli tarafından ortaya atılabilirdi.çünkü kendiside bir çok tanrıya ibadet ettiğini kuran bize söylüyor."firavun kavminin ileri gelenlerine şöyle dedi:"Musa ve ve Ona inananlar ülkede karışıklık çıkarsınlar ,seni ve ilahlarını geçersiz kılsınlar diye mi ülkede serbest bırakacaksın? [Araf 127] dolayısıyla firavun kendisi için ilâh kelimesini kullanırken bunu zaruri olarak yaratıcı ve gerçek ulûhiyet sahibi anlamında değil,tartışmasız ve yüce iktidar sahibi anlamında kullanmıştı.bu azmış kafirin demek istediği şuydu:"bu mısır ve ülkesinin sahibi benim.tüm emir ve yasakları teşriî kaynağı ancak benim dediklerim kabul edilebilir.benden başka hiçkimse emir vermeye yetkili değildir.musa kim oluyor haşa! "Diye sorması bundandır.

Meseleyi şöyle ele alırsak, firavun'un durumu peygamberler tarafından getirilen ilahi kanundan bağımsız olarak siyasî ve hukukî hakimiyet iddiasında bulunan devletlerin durumundan hiç de farklı değildir.bu devletler kanun koyucu,emir ve yasakları belirleyici olarak ister bir kral görsünler, ister millet iradesinin ülkenin,Allah'ın koyup peygamberlerin tebliğ ettiği kanun ile değilde kendi kanunlarıyla yönetilmesi durumuna müncer olduğu sürece ,firavun'un durumuyla kendilerininki ile arasında hiç fark yok demektir. Kısaca Allah'ın indirdiği Kuran-ı Kerim 'i bi tarafa koyup kendi elleriyle yapmış olduğu ve topluma uygulatmaya zorladığı veya kabul ettirdiği sürece kim olursa olsun ister devlet ister devlet reisi isterse millet ,firavun gibi ilah iddiasında bulunmuş demektir.firavun "ilâh" kelimesini kendisi için kullanmıştır,ancak bu devletler "hakimiyet" kelimesini de aynı anlamda kullanmaktadırlar.
Allah korusun.

Peki bunu kabul etmeyen ve gücü yetmeyen sorumlu olur mu ?
Elbette hayır,Allah kimseye kaldıramacağı yükü yüklemez.rabbimiz bizim mücadelemizi görecektir.yeter ki herşeyimizle İslamı her yerde yaşamaya gayret edelim sadece islamı camide yaşamayalım; ekonomide,ticarette,siyasette, ailede,heryerde Allah'ın rızasını kazanmaya çalışalım.biz seferden sorumluyuz,zafer Allah'tandır.

meral akşener

bulut bey
yakın siyasi tarihimizi hatırlayacak olursak bugün yani 3 mart 2023 tarihinde yaşanan siyasi hadiseler için ''etme-bulma dünyası'' sözü aklıma geliyor. zira chp genel başkanlığı makamını işgal eden zat sabık genel başkanın kaset skandalı akabinde o koltuğa yerleştirilen bir kimseydi. bu yerleştirmede ise dönemin chp genel sekreteri önder sav isimli zat etkin bir rol oynamış idi. hatta ''önderimiz kemal'' afişleri ile önder sav namzadın chp içerisindeki güçlü konumu tasvir ediliyordu. çok geçmedi ki kemal kılıçdaroğlu önder sav'ı tasfiye ediverdi. gerekçesi ise çok basitti. bir koltuğa iki karpuz sığmazdı. kendisini o koltuğa getireni veya o koltuğa yerleşmesine zemin hazırlayan en etkili şahsı bir hamlede harcamış siyaseten emekli etmişti. yine yakın siyasi tarihimize baktığımızda iyi parti seçimlere giremeyecek durumda iken milletin oyları ile seçilmiş milletvekillerine ''talimat'' verilerek siyasi tarihimize ''milletvekili nakli'' deyimiyle utanç vesikası olarak geçen hadise ile aslında bir nevi meral akşenerin partisi potada tutulmuş oldu. bunu sağlayan kemal beydi. bugün yani 3 mart 2023'de meral akşener tıpkı kılıçdaroğlunun önder sav'a yaptığını yaptı. eee ne dersin ''etme bulma dünyası'' kemal amca.

istiklal marşı

bulut bey
Bugün yani 12 Mart 2023 günü. İstiklal marşı'nın TBMM' de kabul edilişinin yıl dönümü. Tv ekranlarına bakıyoruz. Hiçbir atıf yok. Hiçbir özel program düzenlenmemiş (mesela trt 2'de little joe var - trajikomik) . Devlet ricali özel bir protokol hazırlamamış. Tbmm'de özel bir protokol düzenlenmemiş. Kısacası günün anlam ve önemine dair hiçbir gelişme yok.

Oysa cumhuriyet istiklal marşına çok şey borçlu. Her birimiz birer fert olarak istiklal marşına çok şey borçluyuz. Biz Türkiye ne kadar kıymetli ise o kadar kıymet kazanacak fertleriz. Bu vatana bu topraklara borcumuzu ödememiz şarttır. Türkiye yoksa türk yok, vatan yok. İstiklal marşının deyimiyle türkiye yoksa can yok, canan yok, tek vatan yok. Türkiye yoksa biz hiçbir şey değiliz.

türkce lugat

turkcelugat
kahraman ecdadımızın kanları ve canları pahasına savaşarak istiklal harbi vermesi suretiyle kurulan şanlı cumhuriyetimizin 1. Yüzyılını tamamladığı bugünlerde işbu lügatimiz kurulmuş bulunuyor. Yolu açık bahtı aydınlık olsun.

türk'celugat'ın tüm okur ve yazarlar için kıymetli bir yer olmasını arzu ediyoruz. Bunun için gereken azim, fedakârlık ve kararlılığı göstereceğimizin bilinmesini isteriz. Kusursuzluk iddiasında değiliz fakat okur ile yazarlarımıza karşı samimi ve dürüst olma çabasındayız.

Türk'celugat büyük Türk milleti'nin sinesinden çıkan fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür vatansever fertler tarafından kurulmuş bir mecra olup esasen bir millet inisiyatifidir. Dolayısıyla bu platformda Türk milleti'nin aleyhine hiçbir görüş yer almayacaktır.

Sözlük vb. internet ortamında halihazırda mevcut platformlar incelendiğinde; bu platformların sıhhatli ortamlar olmadıkları, genellikle millet hayatı aleyhine bir yön tuttukları, bu platformlarda Türkiye lehine bilgi ve içerik üretilmediği, millet lehine yazılan görüşlerin yahut bu mecralara hâkim mahfillerin görüşlerine aykırı -entry- lerin ani ve organize bir şekilde çeşitli yol ve yöntemlerle tasfiye edildiği, sansür, hakaret, manipülasyon vb. temayüllerin bulunduğu, ciddiyetten uzak gündemlerin sürekli yer tuttuğu, açıkça görülmektedir. Buna karşılık tüm bu olumsuzluklara rağmen Türkiye'de doğmuş ''sözlük'' formatını değerli gören ve bu formata özgün bir yaklaşım getiren turk'celugat sıhhatli bir internet ortamı meydana getirmek adına ciddi, vatansever ve saygılı duruşu ile tertemiz bir mecra olacaktır.

Ayrıca sosyal medya incelendiğinde; karmakarışık bir kaos, linç kültürü, bir kısım zevatın ideolojik bağnazlığı, anlayışsızlık, saygısızlık, ön yargı, taassup, insanların kendilerini beğendirme kaygısı ile beyhude çabalara girişmesi ve daha pek çok olumsuzluk göze çarpmaktadır. Lügatimiz ise elbette bir sosyal medya değil fakat görüşlerin saygı çerçevesinde özgürce ifade edilebileceği bir mecra olması hasebiyle ahlaki ve hukuki bir düzende olacaktır. Lügatimizde kişilerin ve görüşlerin saygınlığını muhafaza adına tüm tedbirler alınacak böylelikle muteber bir bilgi kaynağı teşekkül ettirilmeye gayret edilecektir.

Tüm fikirler, fikir sahibi birey açısından saygın ve muteberdir. Fikirlerin çok veya az taraftar bulması kıymetleri için bir değer ifade etmez. Fikir vardır bir kişi dahi destekçisi olmaz fakat muteberdir. Fikir vardır milyonlarca kişi tarafından savunulur fakat gerçekte bir kıymeti harbiyesi yoktur. Bu itibarla sözlük formatı içerisinde görüş, fikir beyanı vb. vasıflı yazıların yazar dışındaki bireyler tarafından beğenilip beğenilmeme durumuna göre içerik meydana getirilmesi, puanlama sistemi vb. araçların kullanılması kanaatimizce fikirlere saygısızlıktır. Bu sebeplerle lügatimizde puanlama sistemi yoktur. Bu suretle lügatimizi popülarite hastalığından, yazarların kendilerini beğendirme kaygısından ve halk dalkavukluğundan uzak tutmayı amaçlıyoruz.

Lügatimizde yazar olmak isteyen tüm fertlerimiz görüş, yorum, tanım vb. nitelikte her türlü içeriği ''yazı'' adı altında serd edebilecektir. Şöyle ki; lügatimize kayıt olan her bir ferdimiz öncelikle ''okur'' vasfında olacak, ''yazar'' olmak isteyen okurlarımız ise lügatimize 3 yazı giriş yapmak suretiyle bu imkânı elde edebilecek. Yazıları onaylanan okurlarımız ''yazar'' statüsüne kavuşacak ve diledikleri yazıları hür bir şekilde ortaya koyabilecekler.

Lügatimiz hiçbir kişi veya kurum tarafından fonlanmamaktadır. Hiçbir kişi, kurum, siyasi parti, cemaat, tarikat, camia vb. yapıya bağlı değildir. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür tüm fertlerimiz diledikleri yazıyı lügatimize sunabilecek. Böylelikle sıhhatli bilgilenme ortamının neşet edeceği ümidini taşımaktayız. Tüm okur ve yazarlarımıza saygılarımızı sunarız. Turk'ce lügat hayırlı ve ömürlü olsun.

bayram

bulut bey
Mü'mine sevinç, kafire gam günü.

Birileri ramazan bayramını idrak ediyor. Birileri de paskalya bayramını idrak ediyor. Bazı siyasiler paskalya bayramını kutlamak için adeta birbiriyle yarışıyor. Ne diyor ayeti kerimede "Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez."

Biz Müslümanız ve de sadece müslüman bayramını idrak ederiz. Gavurların bayram diye addettikleri bazı günleri birileri pek ciddiye alıyor olabilir. Biz kendimizi ciddiye aldığımız için ve Müslümanın her koşulda kafirden üstün olduğunu bildiğimiz için sadece kendi bayramımızı biliyoruz ve de gavurların bayramını kutlamıyoruz.

türkce lugat

bulut bey
türkce lügat okurun malumunda olduğu üzere sözlük formatında bir platform. peki neden 'turkcesozluk' değil de turkcelugat dedik bu siteye. bunun mühim bir sebebi var. tabi ki bize göre mühim. birçok insana göre mühim olmayabilir. ama biz müslümanlığımızı ciddiye alıyorsak kendi gündemlerimiz olmalı. kendi gündemlerimizi kendi meselelerimizi hassasiyetle zihnimizde tutmamız icap ediyor. yoksa saçmalarız. saçma işler yaparız. pekçok zatın göründüğü gibi komik görünürüz.

neden sözlük demedik de lugat dedik. bunun en önemli sebebi bir şeyleri -kendi açımızdan olumsuz gördüğümüz hadise ve kavramları- baştan reddettiğimizdir. yani birileri türkçeye ehemmiyet vermiyor. uyduruk kelimeleri kullanmayı zull addetmiyor. sözlük uyduruk bir kelime midir. belki de değildir. elbette sözlük kelimesine gelesiye kadar daha nice uyduruk kelimeler bulaştırıldı türkçeye yahut bulaştırılmaya çalışıldı. burada bir duruş göstermek istedik. neyin duruşu. türklük ve türkçe hassasiyeti. türk türkiye'yi doğurdu, türkçe bu vatanda lisan haline geldi. dolayısıyla bu lisana her bir ferdimiz azami önem göstermeli. biz türklüğümüzü haliyle müslümanlığımızı ciddiye aldığımız için sözlük kelimesini kullanmaktan imtina ettik. lügat dedik. çünkü aynı mana gibi gözükse de lügat ile sözlük kelimeleri aynı manada değildir. bu hususları daha iyi izah etmek açısından ismet özel'e müracaat etmekte fayda var. 'bir akşam gezintisi değil bir istiklal yürüyüşü' kitabında bir kısım var. mananın tam anlaşılması açısından aynen ifade etme zarureti hasıl olduğundan iktibas ediyoruz:
''...sözlük ne diyor mu diyelim? lügat mi diyelim, sözlük mü diyelim? sözlük kelimesi gavur lisanlarında lexicon dediğimiz şeye denk düşer. yani belli bir metin, belli bir kontekst dolayısıyla sıralanmış kelimeler sözlüktür. lügat ise dilin, lisanın tamamını ihtiva eder. yani lügavi dediğimiz zaman lisanın tamamını kast ederiz. sözlük, dediğim gibi, hangi sebeple olursa olsun daraltılmış bir kontekstin ihtiva ettiği kelimelerdir. o yüzden 'ha lügat demişsin, ha sözlük demişsin' olmaz. türkiye'de türkçeyi tamamen kullanılmaz bir dil haline getirmek için 'öyle de desen olur, böyle de desen olur' diyorlar. sandalyeyle iskemlenin aynı şey olmaması lazım. yani 'öyle de desen olur, öyle de desen olur' olmaz'' (bir akşam gezintisi değil bir istiklal yürüyüşü - tiyo yayınları ikinci baskı - sy 370)

evet gördüğümüz üzere lügat dediğimizde sözlük de demiş olmayız. sözlük dediğimiz zaman lügatten farklı bir şeyi anlattığımızı bilmemiz lazım. biz işbu internet sitesine sözlük demeyi reddettik. lügat demeyi evla ve ahsen bulduk. bir şeyleri ciddiye aldığımız için, bizim açımızdan önemli meseleleri kendimize ait gördüğümüz bunun dışındaki meseleleri ise reddettiğimizi göstermek için bu yolu tercih ettik. bunun anlaşılması turkcelugat'in yol ve istikametinin anlaşılması için de mihenk teşkil ediyor.

barem

sivri
1. Bir işin ölçüsü, kuralı, standartı.
2. Ölçek, cetvel, ölçüm aleti.
3. Bir yarışmada, bir sınavda vb. başarılı olabilmek için gerekli olan en düşük puan.
4. Bir ticari işlemde uygulanacak fiyatın ya da bir bedelin belirlenmesinde kullanılan ölçüt.
5. Arap kültüründe bir dans türü.

mevdudi ve inek

hafiz
merhum mevdudi'nin bi fikri var.bilindiği gibi o hint kıtasının yetiştirdiği alimlerden birisidir. hindular genel olarak ineği kutsal sayar.
diyor ki mevdudi bir hindu müslüman olduğu zaman ona kendi eliyle bir inek kestirmek gerekir ki tevhid iyice kalbine yerleşsin.bizim de kalbimizde bağlı olan ne varsa kuran ayetlerinin iyice yerleşmesi için kesip atmamız gerekir.o zaman tam manasıyla müslüman oluruz.bazı kişiler allah'ın sınırlarını aşıyor kabul etmiyorlar mesela miras konusu buna örnektir bu zamanda kadına 1 erkeğe 2 mi olur diyerek kabul etmiyorlar allah'ın koymuş olduğu hududu yani sınırı aşıyorlar böyle biri müslüman olabilir mi ? başka bir örnek peygamber efendimizin hadislerini kabul etmeyen güya kendilerini kuran ehli olarak tanıtan bir zümre var ama kuran peygambere itaat edin ona tabi olun onun örnekliği sizin için kurtuluş gibi ayetleri görmezlikten geliyorlar.örnekleri çoğalta biliriz.

ramazan

hafiz
oruç,farsça ''ruze'' kelimesinin türkçeleşmiş şeklidir.arapça bir kelime olan ''savm ve sıyam'' bir şeyden uzak durmak,bir şeye karşı kendini tutmak ,oruç tutmak demektir.

-saim;oruç tutan demektir.
-oruç hicretin 2. yılı farz kılınmıştır.
-ilk oruç bedir savaşında tutulmuştur.
-ramazanın kelime manası sıcaklıktan gelir.
-güneşin yükselip etrafı kavurduğu zaman dilimine ''ramada'' denilir.
-günahlarımızı yok etttiği için bu aya ramazan denilmiştir.
-oruç sadece ağızla tutulan bir ibadet değildir.bütün uzuvlarla tutulan bir ibadettir.orucu göze,kalbe,zihne,kulağa, hasılı bütün organlara tutturulan bir ibadettir.

türk'ce lugat


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir mecra ve bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin ?

üye ol