insaf

hafiz
insaf arapçada ''nısf'' kökünden gelir.bu da ''yarı'' veya ''yarım'' demektir.
demek ki insaf kelimesi bir şeyi tamamen karşı tarafa yüklemek değil meseleyi karşı tarafıyla birlikte düşünmektir. kısaca meselenin sadece tek tarafını değil, iki tarafını da bütünüyle görmeyi,düşünmeyi sağlayabilmektir.buna ''ölçülü tenkid''de diyebiliriz.

bir derdi olmalı müslümanın

hafiz
Bir müslümanın derdi olmalı bu yalan dünyada öyle dert ki, müminleri düşünsün vatanını, milletini, toplumu, herşeyi dert edinsin. Müslüman dertsiz olamaz kendi derdinin yanında yukarıda sandıklarımı dert edinmeli.düşünmeyen dert edinmeyen hayatın anlamını anlayamaz ve kafirlerin karşısında duramaz.heyecanı ,derdi, aksiyonu olmayanlarla bizim işimiz olmaz.dertten kastımız şeytanın ve kafirlerin planlarını görüp yıkılmadan, eğilmeden "ben müslümanın sizin yaptıklarınız beni yolumdan döndüremez biz alemlerin rabbine iman ettik ona güveniyoruz" diyebilmektir.bu duruş peygamberlerin ,ahiret alimlerinin derdi olan insanların duruşudur. Derdi olan Müslümanlar,kendi imkanlarıyla destek olur.malıyla, canıyla,kalemiyle kafirlerin çarkına çomak sokar. Çünkü Allah'ın rızası ve cennet kolay değil.iman ispat ister.iman eden bir Müslüman zorluklara sıkıntılara göğüs gerer.kalbinde ki iman gücüyle bunu ispat için "rabbim elimden geleni senin inayetinle yapıyorum, bizim ayağımızı kaydırma bizlere katından sabır ver"diyerek bu mücadelesini ve derdini ortaya koyar.
O yüzden bu kurmuş olduğumuz mecrası, derdi olanların kendilerini doğru bildiği fikirleri, dert edinen vatan evlatlarının limanı olarak kurulmuştur.elbette bizim gibi düşünen nice Müslüman evladı vardır.Allah sayılarını artırsın. Bizim bu yolumuz en doğrusu demiyoruz ama yolumuz haktır,güzeldir diyoruz.

istiklal marşı

bulut bey
Bugün miladi takvime göre 12 Mart. Yine miladi takvime göre 12 Mart 1921 tarihinde milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy tarafından kahraman ordumuza ithafen yazılan İstiklal Marşı TBMM'de kabul edildi.

Kahraman ordumuz İstiklal Marşından aldığı güç ve ilham ile kafiri mağlup etti. Allah Türk'ün duasını kabul etti. Kabul olmuş dua ile vatanımız kafir tasallutundan halas oldu. İstiklal harbinin istikametini, ideolojisini, ruhunu ve kısaca bütün mahiyetini istiklal marşı tayin etmiştir. Bu sebepledir ki Teşkikat-ı Esasiye'nin 2. Maddesi "Türkiye Devletinin dini, Dini İslâmdır Resmi lisanı Türkçedir." hükümlerini amirdir.

Her ne kadar daha sonraki süreçte istiklal marşı rafa kaldırılmış olsa da (milli şairimizin başına gelenler bunun en açık ispatıdır) yukarıda bahsettiğimiz hakikatler değişmez.

İstiklal harbini biz yaptık. Gariban Anadolu insanı yaptı. Din vatan namus için yaptı. Bir avuç vatansever türk kazandı istiklal Harbini. Dualar ile tekbirler ile. Hiçbirisinin zihninde inkıkap filan yoktu. Kahraman ecdadımızın zihninde sadece bir hedef vardı o da şehadet. Vatanın halası. İstiklal. Başka da bir hedef yoktu. Dolayısıyla cumhuriyetin kurucu felsefesi esasen islamdır, misak-ı millidir. Gerisi lafügüzaftır, çarpıtmadır. İstiklal harbinin sahibi Müslüman türk milletidir. Başka da kimsenin değildir. İstiklal harbi yalnızca bizimdir.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

inşirah

hafiz
İnşirah ,"açılıp genişlemek,Huzura kavuşmak" anlamına gelmektedir. Bununla ilgili Kuranı Kerim'de 94.sûre olarak inşirah sûresi vardır.bu surenin ilk ayeti Peygamber Efendimizin gönül ferahlığına ve huzura kavuşturulduğu için inşirah adı verilmiştir.ayrıca şerh ,elem neşrah Adlarıyla da anılmaktadır.kalbi daralan, gönlü kırık olan, dayanamıyorum ya rabbi diyen varsa biiznillâh şifa bulur.

kemal sunal

hafiz
Ulan gerçek bu mu
bu kadar namussuz mu oldu insanlar
Bu ne biçim dünya be
herkes herkese bi kazık atıyor
sonra kendi canı şu kadarcık yandı mı
veryansın ediyor bu kadar namussuz mu oldu insanlar vay anam:)

lugat

bulut bey
Lugat diyince akla türkce lugat gelir :)

Lugatli Türk
Lugatli ve kıratlı. Ne demek istiyorum. Şunu demek istiyorum. Kavramlar bir şahsiyetin zihniyetini belirler. Zihniyet ise fiiliyatını. Biz kendi kelimelerimiz ile kendi kavramlarımız ile düşünüp eylediğimizde bir değere ulaşırız. Başkalarının özellikle gavurların kavramları ile düşünüp eyler isek değersizleşiriz. Kıratımız kalmaz. Çapımız daralır. Çünkü müslümanlık herşeyden önce bir zihniyettir. Ne demişti şair: "gavurun aklı olsa Müslüman olurdu."

kalbim temiz

hafiz
Toplumumuzda maalesef namazdan çıkıp, kahvehanelere gidip orada dedikodu yaparak ,insanların gizli hallerini araştırarak faydası olmayan şeylerle meşgul olarak, kendisini hacca gittim diye avutarak,benim kalbim temiz diyerek alay edip ve günaha bulaşan bir sürü örnekler var.

Bu konu hakkında ömer Hayyam der ki;
Bir elde kadeh bir elde Kur'an
Bir helaldir işimiz bir haram
Şu yarım yamalak dünyada
Ne tam kafiriz ,ne tam Müslüman...

ekrem imamoğlu

partizan
an itibariyle ekrem imamoğlu ve mansur yavaş isimli zat-ı muhteremler meral hanımı sattılar. aylardır hatta yıllardır bu zatı muhteremler için ''gençlerin umudu'' vb. sözler ediyorlardı. aklı başında bir kimse kapitalist dünya sistemi içerisinde ulusal siyasetçilerin her şeye çare olamayacağını ve genel olarak sistem tarafından dikte edilen programları tatbik etmekle kısıtlı oldukların bilir veya bilmeli. dolayısıyla bu şahısları yerlere göklere sığdıramamak filan boş işlerdir. ne oldu. ekrem de mansur da fos çıktı mı :)

gazali ibni rüşd tartışması

bulut bey
İngiliz bir laf uyduruyor. Diyor ki 'Gazali düşüncesi ile birlikte islam felsefesi islam bilimi bitti.' veya bu minvalde bir palavra. Ve ekliyor 'ibni rüşd Farabi ibni sina gibi adamlar ne matah adamlardı ne güzel felsefe bilim yapıyordu bu adamlar'. Ondan sonra Müslümanlara grup bulunuyor. Gazaliciler gelenekçi diğerleri yenilikçi oluyor. Tabi bu serencamdan anlaşılacağı üzere gelenekçi olanı da yenilikçi olanı da gavur belirlemiş demektir. Müslüman akıllı olmak zorundadır. Akıllı olması iyidir değil akıllı olmak mecburiyetindedir. Sen gazali - ibni rüşd tartışmasına Müslüman olarak girersen kafirin oltasına takılırsın. Gavurun paketlerinden birisine veya birkaçını istif ediliverirsin.
(yazar: hafiz)

ertuğrul gazi

hafiz
Davamız kutlu, yolumuz çetin, düşmanımız ise kahpedir.

Buranın uç beyim benim,burda nizam da benim töre de benim.

Türk; aç kalır, susuz kalır, lakin devletsiz kalmaz. Ya bu devlet adalet üzere olacak ya da biz adalet üzere bir devlet kuracağız.

Asla korkmayın! Sancağımızı dalgalandıran da töremizi yaşatan da damarlarımızda taşıdığımız şerefli kandır. Biz bu kanı taşıdıkça, ayak bastığımız her yer yurt, sesimizin ulaştığı her yer bize vatandır.

Üstte mavi gök, altta yağız yer şahittir ki, gecenin en koyu ânı, şafağa en yakın olan ânıdır. Unutmayın ki devlet, taş binaların içinde değildir. Devlet Türk'ün ruhudur ve her Türk bir devlettir. Yeryüzünde bir Türk bile yaşıyorsa, bizim için bir devlet var demektir.

Yiğidin bakışı, korkağın kılıcından keskindir.

Aslan kapana girdi mi çakallar bile diş bilermiş.

Bizi Bismillah zırhıyla koru Ya Rabbim.

zulümat

sivri
"karanlık", "ışıksızlık" veya "gölgelik" anlamlarına gelir. Bu kelime genellikle fiziksel karanlık anlamında kullanılır, ancak aynı zamanda metaforik anlamlarda da kullanılabilir. Örneğin, "zulümatlı bir dönem" veya "zulümatlı bir gün" gibi ifadeler, zorlu ve karanlık bir dönem veya zaman dilimini ifade etmek için kullanılabilir. Ayrıca, "zulümatlı bir kişi" gibi ifadeler de kullanılabilir ve bu, bir kişinin kalbinin karanlık, kötü niyetli veya negatif düşüncelerle dolu olduğunu ifade edebilir.

ced

hafiz
Dede, büyük baba, ana ve babanın babalarıyla onların yukarıya doğru uzanan babaları. Çoğulu "ecdâd" anlamına gelir.

küfür

hafiz
Küfür,herzaman Allah'a savaş açmış bir millettir.
Müslüman [türk]kafire karşı daima malla canla kalemle savaşan Allah'ın has[özel] kullarıdır. Bu kervanda olmak nasip meselesidir.

mehmet akif ersoy

bulut bey
İstiklal marşımızın şairi. Büyük bir adam. Bir kahraman. Bir önder. Baştan aşağı şahsiyet. Büyük türk milletinin büyük şairi. Türk ideolojisini tecessüm ettiren metni kaleme aldı 102 yıl önce. En zor zamanda "korkma" dedi. Tıpkı hicret yolunda peygamber efendimiz (sav)'in ebubekir efendimize dediği gibi. "korkma Allah bizimle beraber". Akif de Türk milletine ve kahraman ordumuza "korkma Allah bizimle" dedi istiklal marşı ile. İstiklal harbimiz bu ruh, bu imanla kazanıldı.

Sonra ne oldu. Akif canından çok sevdiği Türkiye' den ayrılmak zorunda kaldı. Artık ahirete irtihalini yakın görünce vatanında canını teslim etmek üzere ancak dönebildi. Bunu iyi anlamamız lazım. İstiklal harbimizin en önemli kahramanlarından birisi acaba ne olmuş da vatan topraklarından ayrılmak durumunda kalmış. Daha nice nice sorular. Bu soruları sormalı ve cevaplarını anlamaya çalışmalıyız. Belki daha az zoka yutarız diye. Tabi ideal olanı hiç zoka yutmamaktır.

Mesela albay deli halit niçin meclis koridorunda vurulmuş.
Ali şükrü bey niçin bir suikaste kurban gitmiş.
Bunlar benzer sorulardır.

asr-ı saâdet

hafiz
Peygamber Efendimiz (s.a.s.)'in dönemi

"Mutluluk Devri" manasını ifade eden bu terkip, gerçekten de o dönemin bir kelimeyle ifade edilmesini sağlayan isabetle seçilmiş bir terkiptir.
asrı saadet nasıl bir toplumdu ? Peygamber Efendimiz benim yaşadığım çağ en Hayırlı demesinin sebebi ne idi ?

Açık bi şekilde yazacak olursak şunları söyleyebiliriz;
Hz. Peygamber'in eğitiminden geçmiş olan ashab-ı kirâm, İslâm davasına gönülden bağlı idiler. Samimiyet ve ihlâs içerisinde yalnız bir Allah'a kul olmuşlar, O'nun Resûlüne gönül vermişlerdi. Ruhlarını, düşüncelerini, davranış ve yaşayışlarını Allah ve Rasulunun istediği şekilde şekillendirmişlerdi; Kitap ve Sünnet, onlara yön veriyordu. Bu sebeple de inandıkları ulvî davalarını her şeyin üstünde tutuyor; dinleri uğruna mallarını, hatta canlarını feda etmede zerre kadar tereddüt göstermiyorlardı.

Ashabı kiram başka özellikleri de şöyledir;

O dönemin müslümanların hayat standardı ve refah seviyesi pek yüksek değildi ama,lüks ve israfa yönelik bir hayatın arayıcıları değillerdi.musab bin umeyr uhut'ta şehid oluyor üstünü örtecek kefeni bile bulunamamıştı varını yoğunu allah için vermiş ayette onlardan Allah razı olmuş bir denilerek değerleri ortaya konulmuştur.Muhtelif ilimlere dair muntazam, sistemli eserler yazılmamıştı ama, ashab-ı kirâm, gerçek bilgiye yani vahye sahip çıkmış,tabiin dediğimiz nesle en güzel şekilde aktarmışlardır.ilmin önem ve değerini gayet iyi anlamışlardı. Henüz o dönemde devamlı silâh altında tutulan ve talim yaptırılan teçhizatlı ordular yoktu ama; o gün müminlerin her bir ferdi, ölümden,eziyetten, korkmayan cennetin kokusunu duyan canlarına karşı cenneti satın alan yiğit ve kutlu nesillerdir. şehidliği mertebelerin en yücesi bilen cesaret timsali mücahid bir kişiliğe sahiptiler. Adliye sarayları, mahkeme salonları, adliyeye dair diğer organizasyonlar henüz mevcut değildi ama; Hırsızlık yapan, kızını Fâtıma da olsa elini keserdim. " diyen bir peygamberin tabîleri, adaletin eşsiz örneklerini sergilemişlerdi.
Dağda kurt koyunu yese Allah ömer'den sorar diyebilen şuurlu bir nesil...

Bundan dolayı da elbette ki bu dönem "Âsr-ı Saâdet" diye anılmaya devam edecek ve anılmayada layıktır.
Allah hepsinden razı olsun.




ıslah görevimiz

hafiz
Şu herkes iyi bilmelidir ki her Müslüman dininin adamıdır.ıslah herkesin yapması gereken görev olduğunu her mümin iyi bilmelidir.ıslah;düzeltmek ,iyileştirmek,sorunları çözmeye çalışmak demektir.Şeriatımız müminleri hem bireysel hemde toplumsal anlamda ayrılığa düşürecek,ihtilafa götürecek şeylerden korumaktır.ıslah başta Peygamber Efendimiz olmak üzere tüm peygamberlerin misyonudur.peygamberlerden sonra bu görev biz müminler için ulvi bir görevdir .
"Sizden önceki toplumlar içinde yeryüzünde bozgunculuğu önceleyecek birikimli kimseler bulunsaydı ya ! Onlardan,kurtuluşa erdirdiğimiz az bir kesim bunu yaptı.zulmedenlerse içinde şımartıldıkları refahın peşine düşüp günahkâr oldular.'"[hud suresi, 116]

kafir ve müslüman

hafiz
allah'a ve ahirete inanmayan bir kafir müslümana şunu sorar;
sizler aklınızı kaçırmış olmalısınız dünyadaki bu tatlı hayatı bırakıp gerçek olup olmadığını bile bilmediğiniz bir alemi istiyorsunuz öyle mi? buna inanamıyorum doğrusu
müslüman ise şöyle cevap verir; gerçektir! gerçek! binlerce doğru sözlü peygamber yalan bir vaatte bulunmaz farzet ki bir kaç sabah daha yaşadık.bu neye yarar? zalimlere ve ve onların düzmece tanrılarına itaat edersek ölmeyecek miyiz sanıyorsun bu güne kadar ebedi yaşayan var mı böyle bir şey duydun mu? cevap ver hadi! der ve susturur kafiri.

siber güvenlik

mad
Günümüzde, dünya hızla dijitalleşirken, verilerin güvenliği de son derece önem kazanmıştır. Siber güvenlik, bilgi güvenliği açısından büyük bir önem taşır. Özellikle devletler ve kişiler için dijital verilerin güvenliği hayati bir konudur.

türk'ce lugat


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir mecra ve bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin ?

üye ol